Büyü Sohbetleri

 Her zaman olduğu gibi hayatında ki hiçbir şeyi düzenleyip planlayamayan bir oluşum olarak verdiğim ufak aranın sonuna gelmiş bulunmaktayım . Bunu yaparken bile işimin arasına yeni bir iş sokmuş oldum ama konumuz bu değil . Bugün bir araştırmadan ziyade biraz serzeniş ve Neonna sayfalarca sinir krizi geçiriyor tadında bir yazı olacak. İyi okumalar . 

Şimdi konumuzun ne olduğuyla yazımıza başlayalım dilerseniz . Yine sıkça sosyal medyada karşımıza çıkan mizah amaçlı olsun olmasın insanların "büyü" konusunu bir nebze fazla kullanması ve kullanan kesimin neyle uğraştığını bile bilmediği ama inatla ilkyardım çantası gibi kullanıyor olması. Son zamanlar da özellikle manifestçiler (!) ve tarotçuların (!) anlam veremediğim şekilde artması üzerine bununla alakalı bir şeyler yazmazsam kafayı sıyıracağım kanısına vardım. Bizim ülkeye giren her yeni konu maddi olarak ve kolay yoldan popüler olma kapısı olarak tüketilmese zaten kıyamet geldi demektir. Yani kısaca konumuz fütürsuzca tüketilen ruhsal , parapsikolojik ve mistik ilimler . Bizim büyü  dediğimiz şeylerin çocuk oyuncağı olmadığı ve boktan ilişkilerinizde bir "ilk yardım kiti" olmadığı gerçeğini sindirmekle başlayalım önce . Burada büyü için salt bir doğru olmadığı , ve pratiklerin kültürden kültüre , dinden dine değişim göstereceği için ve bilimsel bir arka planı olmadığı ( aslında bu konu için bir çok yazarın kendi varsayımları mevcuttur , üç yıllık ve hala devamı gelecek bir süreç içerisinde olan Neonna olayı anladığı anda sizlere aktaracak :3 )  için tanımını geçemeyeceğim . O yüzden büyü için etrafımızı saran enerjiyi bir aracı olup/ olmaksızın yönetme sanatı diyelim . Bir çoğumuz için eski sevgilimizi geri döndürmek için , sevdiğimiz kişiyi "yeni sevgilisinden " ayırmak için , bizi sevmeyen bir kişiyi kendi boktan egomuz için kendimize aşık ettirdiğimiz ya da sevgilimiz bizden ayrıldığı için onu lanetleyeceğimiz bir şey olarak kullanılsa da  DEĞİLDİR . Tabii "benim kendime saygım ve sevgim yok , sarfettiğim efora bile değmeyecek bir kişi için kendi dinimin kötücül varlıklarını çekmeyi göze alan bir mağara insanıyım" diyorsanız orası ayrı. Ki yukarıda sıraladığım amaçlar uğruna , bile isteye kendini bok yoluna sokan insanların var olduğunu birinci elden tecrübe etmiş olarak buradayım. Öncelikle ister pagan pratiklerini uyguluyor olun , ister havvas pratiklerini , ister herrmetic isterseniz de kabala pratikleri uygulayın , her kesimin kendine özgü bir kötücül ruhani varlığı vardır. Özellikle mevzu bahis havas olunca işlerin bir tık daha seyri değişiyor. Havas pratikleri bildiğim kadarıyla varlık bazlı bir çalışma formu olduğu için kendimizi parazitleme ihtimalimiz yüzde doksan sularında . Eğer ne ile nasıl uğraşacağımızı bilmiyorsak burnumuzu buna hiç sokmayalım ve  yetişkin bir birey olduğumuzu hatırlayıp tanrıcılık oynamayalım. Çünkü büyü  sizin sandığınız üzerine bir şeyleri efor sarf etmeden başarmak ya da hayatınızı düzelteceğiniz kolay yol değildir. Hele ki büyü kelimesini dizi ve filmleri baz alarak motivasyona geçiyorsak bir kere olsun olduğumuz yerde oturup YAPMAYALIM . Ya da instagram keşfette gördüğümüz " üç dakikada mesaj attırma ritüllerini " duanın ne olduğunu neyi çağıracağını bilmeden yapmayalım , okuduğun o esma ile ya da o dua ile başı boş bir varlığı çekmemizin yüzdesi istediğimiz kişinin bize geri dönme ihtimalinden çok daha yüksek :) hele ki bu gibi varlıkları hangi yöntemle kovacağımızı bilmiyorsak bence bu toplara girmeye değmez bile . Zaten zamanında olmamış bir şeyi zorlamak ego tatmininden ve bayat intikam almaya çalışma güdümüzden öteye geçemez üstüne üstlük bir de kafayı yeme sınırına gelebiliriz :) . Çünkü şunu unutmayalım dostlarım bilimum "medyum" abla-abilerimizin ana amacı para kazanmak :)  güzel yüzünüzün hayrına sizi sevdiğinize kavuşturmak değil :) ve ne yazık ki işin içine maddiyat girilen yerde maneviyat aramak tabiri caizse bokumuzda altın boncuk aramaya benzer :) Ki zaten yeterince potansiyel dolandırıcı haberleri gördük sanıyorum ki .

Pekala o zaman büyü korkutucu ve tehlikeli bir şey değil mi ? Açık konuşmam gerekirse değil, çünkü bu tek bir kavram değil .Bununda yanı sıra üstün körü tanımını yapıp önüne iyi ya da kötü gibi ziyadesiyle tek taraflı bir sıfat ekleyerek bir anlam aramaya çalışabileceğimiz bir kavram değil . Neo-Pagan , Wiccan hareketlerini takip eden birine büyü nedir ? diye sorarsak alacağımız dönüt " doğa ile uyumlu olma yolunda enerjiyi yönetme sanatı " ya da " Doğanın içinde yatan gizemli ilimleri öğrenmenin sanatı " gibi bir cevap almamız çok mümkün . En doğrusu ve tek doğrusu bu mu peki bu kişiden kişiye farklılık gösterir . Mesela müslüman yoğunluklu olan ülkemizde büyü denilince hepimizin aklına üfürükçü hocalar gelir . Aslında bu önyargı da yanlıştır , müslüman kesimlerde sergilenen büyüsel aktiviteler , yine aynı dinin kutsal kitabında geçen varlıklar + dualar , esmalar vb. şeylerin iskeletini oluşturduğu ve dinsel motifleri içeren bir yoldur . Yukarıda bunu tehlikeli olarak atfetmemin sebebi uygulayıcının uğraştığı şeyi beş dakika önce keşfetmesi ve gerçekten ne yaptığını bilmemesi . Pekala kendiniz değil başka tecrübeli birine yaptırırsanız işi kitabına uygun şekilde yürütmüş olursunuz en azından. Ki bunun ne kadar etik olduğunu yazının devamında konuşacağız. 

Büyü Nedir , Ne Değildir Ve Ne Olmamalıdır 

Ben büyüyü Neo-Pagan ve Wiccan benzeri bir yolun pratiklerini benimsediğim için benim için büyü Ruh- madde- zihin üçgeniyle doğada ki saf enerjileri yönetme ve doğanın içinde yatan gizemi çözmektir . Peki büyü tamamen şeytani ya da kötücül müdür dersek yer yüzünde hiç bir şey saf iyi ya da saf kötü değildir . Bu kullanıcının amacına göre değişir , bu yüzden en iyi benzetme konulduğu kabın şeklini alan sıvı olabilir. Sen bir enerjiyi başkasının iradesine girme amacıyla ve haketmeyen birine zarar verme amacıyla yönetiyorsan burada saf kötücül olan şey büyüsel enerji olmamakla birlikte enerjiyi yöneten kişidir . Bu aslında büyü terimini aktif pratik eden her türlü inanç için geçerlidir . Elinde bir ateş varken onunla ısınabilirsin ama birini de yakmak için kullanabilirsin . Büyü ne değildir dersek büyü bizden ayrılan eski sevgilimize " bak gör olum nelerr yapıcam sana başına gelen her kötü şeyi benden bil " mantığıyla harekete geçilerek uygulanacak bir şey değil . Ya da kendi çapımızda birini cezalandıracağımız bir yol da değil :) hatta size zerre ilgisi olmayan birinin ama sizin aşık olduğunuz kişinin size aşık olması amacına hizmet eden bir acil durum kiti de değildir. Kısaca büyü denilen şey hiçbir şeyin kestirme yolu değildir. Yani şu ve benzeri senaryolar değil " of param yko yaaa , abii para büyüsü yapıp parayı çekip deneylerini hayvanların üstünde yapan markalardan ve kapitalizmin dişli çarklarını hortumla besleyen kozmetik sektörünün o pahalı rujunu alabileyim çünkü herkeste var benimde olmak zorunda . " Sözümüzün özü bir büyüyü maddi manevi hiçbir açgözlülükle sömüremeyiz çünkü özellikle Paganizm için bu paganizmin mantığına baya baya ters . Paganizmin bakış açısı zaten doğayı yeni çağın aç gözlü insanlarından korumak , doğanın yok olmasını engellemek , bizim doğa ve doğal dediğimiz ağaç olsun çiçek olsun hepsinin birer canlı olduğunu ve onların da tıpkı insanlarda da olduğu gibi canına kastedemeyeceğimizi savunur ve bu yüzden içinde bulunduğumuz kapitalist sistemle çelişir. Yani benim bu düzen de ihtiyacım olan şey ne ? ve gerçekten daha fazlasına ihtiyacım var mı ? çünkü biz gündelik olarak kullandığımız şeyler sadece bize süslenerek ve güzellenerek yansıtılan tarafı gösteriliyor . Büyü yapmak sadece madde- ruh ve zihin iskeletinde mumlar tütsüler yakmak değil sadece gözle görebildiğimiz bir kısmı , yukarıda betimlediklerim bir nebzede ideolojik kısmı. Daha farklı bir boyut katarsak işin içine Paganizm dediğimiz inanç hanesinin belki de en temel etkeni panteizmi içermesi , yani gördüğün şeyler kutsalın yansımasıdır gibi bir inanç ( yanılma payı) . Peki bunları niye yazıyorsun Neonna derseniz , büyüsel ilimlerin her gün instagram feed'e paylaşılan ve yansıtılan şeylerin asla büyü  olmadığını belirtmek için . Ulan tek derdin bu mu derseniz , şuan burada bu sayfanın çatısı altında evet bu . Çünkü ortada kirletilen koca bir cadılık tarihi var :) ve konuşunca içeri atılma riskimde az . Devam etmem gerekirse büyü gibi dipsiz bir kuyu ile uğraşmak istiyorsak eğer büyü yapmaya ya da cadılık felsefesine sahip olsakta olmasakta , büyü bizim beş saniyede mucizeler yaratacağımız bilim kurgu filmlerinden çıka gelen insan üstü güç ve yetenekler değildir . Ya da seçilmiş kişiler de değildir , ya da havalı da değildir . Büyü bizim bir şeye ulaşmak için kullandığımız bir araç olmakla birlikte büyü yapmak başlı başına bir amaç değildir . Hatta yakın zamanda okumuş olduğum kitaba da sırtımı yaslayarak konuşmam gerekirse , büyü aracılığıyla atacağımız her adım için dikkatli olmamız gerekir . Birinin iyiliği için yaptığımız bir şey dolaylı yoldan aslında onun için kötü sonuçlar doğurabilir . Ya da bizim iyilik için düşündüğümüz şeyler başka biri için kötü olabilir . Yani tekrar demem gerekirse hayatımızı kendi açgözlülüğümüz doğrultusunda mükemmelleştireceğimiz bir yol değildir. Eğer şuan bir şeye sahip değilsen büyük ihtimalle ona layık değilsindir , sınava çalışmak yerine gezmeyi ve dolaşmayı tercih ediyorsan yüksek bir puana layık değilsin demektir . Ve hiç çalışmadığın bir sınava boş kafa girmeden önce yaptığın büyü belki de başkalarının hayatının bir yerini etkileyecek bunun garantisi hiçbir zaman yoktur . Sonuç olarak var olmasını istediğimiz şeyler dengeyi kurma yolunda var olur . Yani büyü yapma konusunda tecrübeli olmak yaptığımız her şeyin de doğru olduğu anlamına gelmiyor , büyünün maddi yönünü tecrübe edip manevi yönünü göz ardı etmek aynı cehalet kapısına çıkıyor yani sen bu yolda felsefeni belirlemediğin sürece ne ile uğraştığını anlamadığın sürece 35 yıllık bir cadı da olsan boş bir bardak olarak kalacaksın . O yüzden açgözlülükle ve intikam alma güdüsüyle soluğunuzu hacı - hocaya büyü yaptırmakta alıyorsanız büyümenizi tavsiye ederim çünkü bariz bu kesimin yaptığı şey kendi dinlerinde para vererek günah satın almak :) onu da geçtim dolandırılan , tacize ve tecavüze uğrayan insanlarının örneklerini çok gördük ve böyle giderse görmeye de devam edeceğiz . Unutmayalım dostlarım zamanında cadılar canlarını korumak için ilimlerini saklayarak yaşamak zorunda kaldılar , elimizi vicdanımıza koyup söyleyelim gerçekten canlarını  tehlikeye atacak kadar ve  canlarından çok sevdikleri bu ilmi kirletmek size gerçekten doğru geliyor mu ? ya da bu ilmi sadece gelir kapısı olarak kullananlar bok varmış gibi kolay yoldan popüler olma amaçlarıyla kör olmuş insanların ellerine bile isteye vermek size gerçekten doğru geliyor mu ? bana gelmiyor . Çünkü tam olarak şuanda cadıların korumayı ve gizlice devam ettirmek istedikleri bu ilmi sikip atmış durumdayız. E neonna sen de instagramdan bilgi paylaşıyorsun sen kirletmiyor musun derseniz , ben bu ortamın çöp öğütücüsüyüm :) keza yanlış bir şey yaptıysam onun yanlış olduğunu kabul ediyor ve bir şeyi bilmiyorsam bilmiyorum diyebiliyorum . Boktan içeriklerin olduğu yerde doğru kaynakları bir araya getirip sanatımı paylaşan biriyim ben de . Bunlar üstte sıraladığım kesim sayesinde artık mizah sayfalarına konu olmuş durumda inanır mısınız bu konuyu bir mizah sayfasının gönderisinden etkilenerek yazdım . Daha da rezili haberlere deprem tahmin eden medyumlar tarotçular çıkmaya başladı alloooo abi iyi misiniz ? bir adı kirlenmeyen tarot kalmıştı derken bunun gelmesi şaşırtmadı . İnstagramda binlerce kollektif tarot açılımcısı varken , ya da tarot bakmayı abartılı şekilde gelir kapısı ( açılım başı 150 -200 talep eden elemanlara sözüm :)) yapanlar varoldukça konunun elbet tarot bakmanın gerçekten ne olduğunu bile bilmeyen kişilerin eline geçeceği kesindi zaten . Uzatmadan son satırlarıma gelecek olursam . İlerlediğimiz yol ne olursa olsun , düşünmeden içselleştirmeden ve öz sorgulamadan uzak olan her atılım havaya sıkılan bir kurşuna benzer . Eğer ki cadılık zanaatiyle ilgilenmek istiyorsak amacımız ve niyetimizi mümkün olduğu kadar hazıra konulucuk ve açgözlülükten ve pohpohlanmış egomuzdan ayırarak kendi mümkün olduğunca olması gereken sessizliği bozmadan pratikleyelim . Ve yürüdüğümüz yolun ciddiyetinin ve inceliğinin bilincinde olarak hareket edelim. 

Okuyan herkese teşekkürlerimi sunar ve yollarında ışıkla yürümelerini ilerim .